top of page

[TR] Hac ve Pakistan sonrası...


Dünyanın herhangi bir yerine seyahat etmeden önce, o bölge hakkında tarihi, coğrafik ve kültürel bilgilerle birlikte, oraları önceden ziyaret etmiş kişilerin seyahatnamelerini okumayı seviyorum. Kimi zaman çok doyurucu yorumlara ulaşıp seyahatimdeki verimi artırırken, kimi zaman da ön yargılarla zihnimi doldurduğumu hissediyorum. Bu hissi en yoğun yaşadığım ziyaretlerden biri 2016 Hac, diğeri 2017 Pakistan yolculuklarıydı... İki Müslüman beldeye de gitmeden önce ziyaretin insani ilişkiler tarafında zihnime yerleşenler çok da pozitif şeyler değildi. Yazılanlar ve söylenenler hayatı ne kadar farklı algıladığımız ve birbiriyle çatışacak şekilde yaşadığımız yönündeydi; renklerimizin ne kadar hoş olduğu değil... Çevrede sürekli eleştirecek bir şeyler arayan gözler, güzellikleri ve özü ıskalıyor gibi hissediyorum. "Araplar böyle, Pakistanlılar şöyle, Çinlileri ise oo hiç sorma" gibi kategorizasyonlar kalbimizi kirlettiği gibi, birbirimize karşı taşıdığımız merhamet ve muhabbet kırıntılarını da alıp götürüyor. Halbuki kendi anlayışımızı ve tarzımızı merkeze alarak insanları yargılamayı bırakıp, her biri Allah'ın en sevdiği kullarından olmaya aday tüm insanların ruhundaki güzelliklere ve iyiliklere odaklanmaya hepimizin ihtiyacı yok mu? Lüzumlu-lüzumsuz okuduğumuz ve dinlediğimiz her şeyde kafamıza doldurduğumuz kalıpları aşıp kalpten kalbe bir yol inşa etmemiz gerekmiyor mu? Alaycı üslubu, popüler 'kapak'ları, linçleri bir 'yaşam tarzı' haline getirdiğimizde, Hac gibi mükemmel bir ibadette bile nasibimize düşeni azalta azalta dönmez miyiz vatana? Allah'ın İbrahim aleyhisselam aracılığıyla tüm insanlığa öğrettiği ibadetleri, fiziksel boyutun ötesine geçip nasıl kavrayabilir, hakkıyla yerine getirebilir ve tüm hayata yayabiliriz? Veyahut kardeşliği derinden hissetmemiz gereken diğer seyahatlerde, Pakistan gibi güzel bir ülkede, daima tebessümle, neşeyle, misafirperverlikle ve diğergamlıkla umut taşıyan insanları nasıl fark edebilir, nasıl sevebiliriz? Hepimize, çokça yaş alıp çizgilerimiz kalınlaşmadan kutsal topraklara kavuşma arzusunu taşıyabilmeyi, Haccı anlayabilmeyi, farklı kültürlerle gerçekten tanış olabilmeyi, barış ve esenliği yayabilmeyi ve bir aşure gibi kendi içinde tane tane ama birlikte birbirine özünü aktarmış mükemmel bir 'tatlı' olabilmeyi diliyorum. 😌 Merve Çirişoğlu Çotur

25.09.2017

Search by Tags
Recent Posts
bottom of page